30 Aralık 2007 Pazar

korkunç şeyler yazmak isterim


geceydi.karanlık bir sokakta yalnız başıma yürüyordum.soğuk kemiklerime işlemişti.kafamı bir kamplumbağa gibi içime çekmiştim,nefesim,ağzıma kadar kaldırdığım yakalarıma çarpıp yüzüme vuruyordu,böylece biraz ısınıyordum,nefesim kokuyordu yüzümü ekşitiyordum,kendimden tiksiniyormuş gibiydim,bir dişimin dolgusu düşmüştü , bu koku ordaki boşluktan geliyordu.orayı bazen bir yemek artığıyla doldurduğumda bu koku kayboluyordu ama bütün gün hiç birşey yememiştim.bunu hatırladığımda bu kokunun boş midemden de geliyor olabileceğini düşündüm.bu biraz mutluluk vericiydi aç olmak çürük olmaktan daha iyidir.uzakta bir adam yürüyordu lekesi güzeldi. net bir ayrıntısı yoktu ..tamdı.bir yerden özenle kesilmiş siyah bir mukavva gibiydi...sanki bacakları hareket etmiyordu..bir korku filmindeki hayalet gibi , kutsal ve hareketsiz bir yürüyüşü vardı ..bir yere akıyor gibiydi ..içtiği sigaranın dumanını görüyordum..sigaram yoktu..bu sokağı ve yolu paylaşıyorduk sadece ikimiz vardık bu ortak paydadan yararalanıp bir sigara isteyebilirdim .. hızlandım ona yaklaştığımı hissediyordu..o da hızlandı benden korkmuş olmalıydı.. uzun yürüyüşümüz boyunca böyle bir hamle yapıp aradaki mesafeyi bozmamıştım..tedirgin olmuştu."pardon" dedim...dönü yüzüne bakmadım .."bir sigara alabilirmiyim varsa" dedim..çıkarıp bir tane verdi .teşekkür ettim...döndü gitti ..sigarayı yakıp ,ilk nefesi çektim,,adamın uzaklaşmasını ve gözden kaybolmasını bekledim...öylede oldu..sora yürüyüşüme devam etim gidecek hiçbir yerim ve param yoktu.ama montumu seviyordum,böyle montu olmayan pek çok insan vardı ..ben şanslıydım..montumun üzerne mum dökülmüştü bir keresinde hala çıkaramadım..bir tek bu duruma üzülüyordum
bütün hikaye buydu.. bence hiç te anlamsız değil ..güzel ayrıntılarda var..hiç viski içmedim ama filmlerde içenleri gördüm..ve buzlu viskisini içen bir oyuncu gördüümde o filmi sonuna kadar izlerim...

Hiç yorum yok: